Birçok insanın haberlerden ya da James Bond filmlerinden Kuzey Kore’ye dair akıllarında oluşan imaj, demokratik insanların cumhuriyetinden çok, askeri geçitler ve Birleşmiş Miletler’e karşı olan sert duruşları şeklinde.
Şu anda üçüncü nesil tarafından yönetiliyor ve bu ismen komünist ülke soğuk savaş sonrası oluşan tüm negatif beklentileri bertaraf etmeyi başararak, çeyrek asırdır bu başarıyı devam ettiriyor. Ülkede Korece konuşuluyor. Başkenti Pyongyang olan Kuzey Kore’nin ortalama nüfusu 24.7 milyon civarında.
Birçok insan burayı ziyaret edebileceğini bile bilmiyor. Ama tabii ki ziyaret edebilmek için biraz fedakarlık yapmak gerekiyor. Her zaman iki adet hükümet görevlisiyle gezecek olmanız ve sadece tarihi tek taraflı dinleyecek olmanız gibi bir takım detaylar var. Bu koşulları kabul etmeyenlerin bu yolculuğa çıkmaması daha iyi olur ama kabul edenleri harika bir seyahat bekliyor olacak.
Size eşlik eden iki hükmet görevlisiyle dağ tesislerine ve tarihi başkentlerde istediğiniz gibi dolanabilir, Kuzey Kore rejimine ait olağanüstü ikonografileri görebilir ve insanların ülkedeki yaşayışlarını gözlemleyebilirsiniz.
“Mass Games” adı verilen, ağustos ve ekim aylarında gerçekleştirilen, başkent Pyongyang’da yer alan 100.00’den fazla katılımcının olduğu jimnastik, müzik, drama, dans ve koordineli politik slogan dallarında gerçekleşen bu etkinliği görme şansı elde edebilirsiniz.
Size eşlik eden hükümet görevlileri başkentte dolaşırken size kuleleri, heykelleri, anıtları ve binaları göstermek için birbiriyle yarışacaktır. Bütün bunlar harika tabii ki ama asıl sizi etkileyecek olan, şehrin daha sakin zamanları örneğin yerlilerin piknik yapışları ya da müzik çalışları olacaktır.
Kore yarımadasının belki de en etkileyici manzarası Paekdusan Dağı. Ülkenin en yüksek dağı olma özelliğine sahip. Dağ tam olarak 2774 metre. Aynı zamanda coğrafi bir fenomen Paekdusan hala volkanik yaşama sahip. Bu dağın tam tepesinde ve ortasında bir krater gölü bulunmakta.
Kuzey Kore’de yerel ateş suyu olarak adlandırılan Soju adlı içeceği cesaret ederseniz deneyebilirsiniz. Ama tercihiniz daha hafif bir şeylerse yerel üretilen Taedonggang isimli birayı deneyebilirsiniz. Yemek olarak ise sebzelerden oluşan Kimchi ya da Naengmyeon mutlaka denemeniz gereken tatlar arasında yer alıyor.
Şubat ayında ülke Kim Jongil’in doğum günü kutlamaları nedeniyle genellikle boş oluyor. Nisan ve mayıs aylarında berrak gökyüzü seyahat için harika bir zaman diyebiliriz. Ağustos ve ekim ayları dünyanın en iyi şovlarından olan ve May Day Stadyumu’nda gerçekleşen “Mass Games” zamanı demek. Ajandanıza mutlaka ekleyin deriz.
Pyongyang
İlginç bir deneyim Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti (veya Kuzey Kore) hakkında eli yüzü düzgün bir gezi yazısı yazmak, bunun hakkında konuşmaktan daha zor. Burası turistlerin öylece dolaşıp daha sonra ayrılacakları normal bir ülkeden çok uzak bir yer. Buradaki deneyiminiz de alışılagelmiş turistik deneyimlerinizden çok farklı olacak.
Kuzey Kore’yi ziyaret konusunda etrafta birçok korku hikayesi dolaşıyor (dinlenen otel odaları, ayrılırken kontrol edilen hafıza kartları, insanlar ve metrolar aslında binaların ön kısımlarında bulunan resimlerin bir parçası gibi) ama bunların birçoğu batılı dünyanın abartması. Hatta daha net söyleyecek olursak, batının yaptığı propagandadır. Burada kesinlikle uydurulmuş bu gariplikleri görmeyeceksiniz.
Pyongyang’da gittiğiniz her yerde, sizi takip eden rehberlerle kendinizi biraz keyifsiz hissedebilirsiniz. Bir turist olarak kesinlikle ülkenin çalışmasını sağlayan, en hayati yerlerine gidemeyeceksiniz. Ama en azından buraya gelmeden önce sahip olduğunuzdan daha az yanlı düşünce ile buradan ayrılacaksınız, bu bile kendi başına önemli bir deneyim olacaktır.
Ülkenin dış dünyaya kendisini açma veya rejimin bir gün çökme ihtimalinin gerçek olduğundan bahsetmiyoruz, Kuzey Kore’nin bu garip durumunun ne kadar süreceğini kimse bilemez.
Turistler buraya, Kuzey Kore Devleti tarafından onaylanmış, 10’dan fazla tatil şirketinin düzenlediği turlar sayesinde gelebiliyor. Beijing ve Pyongyang arasında günlük uçuşlar bulunduğundan, ülkeye giriş havayolu ile yapılmaktadır. Tatil şirketinize bağlı olarak, şehrin içinde turistler için özel tasarlanmış otellerden birinde kalabilirsiniz, fakat burada hareket alanınız sürekli sizinle olacak rehberler nedeniyle kısıtlanacak.
Dışarı çıktığınızda heykel, anıt ve oldukça iç karartıcı görünen kule ve bina serileriyle Kim Ailesi’ne saygınızı gösteriyor olacaksınız. Bu yüzden burayı ziyaret etmiş her turistin, birbirine benzer fotoğraflarla geri dönmesi bir tesadüf değil. Moranbong Park’ı yerli halkın biraz daha normal davrandığı bir yer. Dolayısıyla burayı da gezi rotanıza eklediğinizden emin olun.