“Ateşin anası” anlamına gelen Umman Sultanlığı deve yolculukları, çöl kampı, maceracıları bekleyen kanyonları ile 1001 Gece Masalları ülkesi gibidir. Muskat limanının ticari faaliyetler alanında anahtar görevi gördüğü ülkede Portekiz’e dek varan geniş bir ticaret ağı vardır. 309.500 kilometrekarelik alana yayılmış ülke mutlak monarşi ile yönetilmektedir. Sultan Kabus yönetimindeki ülkede erkek egemenliği hâkimdir.
Erkeklerin dishdasha dedikleri bileklere kadar uzun elbiseler giydiği ülkede kadınların kıyafetleri göz alıcıdır. Bölgeden bölgeye farklılık gösteren kostümlerinde kadınlar canlı renkleri tercih ederler. Kıyafetlerinde seçtikleri renkler kabilelerinin geleneksel özelliklerine dair de ipuçları vermektedir. At ve deve yarışı, arap yelkenlisi, boğa dövüşü, şahin avı ülkede en sevilen spor dallarıdır.
Dört bölgeye ayrılan Umman’ın başkenti ve aynı zamanda en büyük kenti Muskat’tır. Muskat’ı içine alan Kuzey Umman bölgesi Hazar Dağları, Al-Batinah kıyısı ile oldukça turistiktir. Merkez Kıyı Umman bölgesi büyüleyici kumulları ve eski kaleleri ile meşhurdur. Zufar bölgesi Yemen sınırındadır ve son olarak Boş Alan adını verdikleri dördüncü bölgeleri geniş ve vahşi çölleriyle Suudi Arabistan’a dek uzanmaktadır. Ülkenin diğer önemli şehirleri arasında Matrah, Mirbat, Suveyh ve el-Habura sayılabilir.
Güneybatı Asya ülkesi olan Umman Arap yarımadasının güneydoğu kıyısında yer almaktadır. Kuzeybatısında Birleşik Arap Emirlikleri’nin olduğu ülke batısında Suudi Arabistan, güneybatısında Yemen ile komşudur. Ülkenin güney ve kuzey kıyıları Hint Okyanusu, kuzeydoğusu ise Basra Körfezi ile çevrelenmiştir.
Umman’ın resmi dili Arapça’dır. Ülkede yaygın olarak konuşulan bir diğer dil ise Baluchi’dir. Ayrıca yok olmak üzere olan yerli halka ait diller de mevcuttur. Bunlar arasında Kumzari, Harsusi, Mehri, Hobyot gibi diller vardır. İngilizce’nin iş dünyasında oldukça yaygın konuşulduğu ülkede Almanca da yabancı dil olarak konuşulmaktadır.
İnsanlık tarihinin en eski yerleşim yerlerinden olan Umman’ın tarihi Taş Devri’ne kadar dayanmaktadır. Sümer tabletlerinde adı geçen Umman 7. yüzyılda İslam dinini benimsemiştir. 1400lerin sonuna Portekiz kolonilerinin istila ettiği ülke 1581-1588 yılları arasında Osmanlı Türklerinin kontrolüne geçmiştir. Kolonyel mücadelenin uzun yıllar devam ettiği ülke 18. yüzyılda Yaariba Hanedanı’nın egemenliği sırasında güçlenmiştir. 1730’da, Portekizlilerin Doğu Afrika’da bulunan Mombasa ve Zanzibar gibi sömürgelerini ellerine geçiren Umman’da 1740’lardaki iç savaşların sonunda Ahmet ibni Said sultan seçilmiştir.
O tarihten bugüne aynı haneye mensup yöneticiler tarafından kontrol edilen ülke 1967 senesinde petrol üretimine başlayınca daha da güçlenmiştir. 1970 senesinde Sultan Said’in oğlu Kabus İbni Said tarafından devrilmesinin ardından sosyal ve ekonomik alanda pek çok reform gerçekleştirilmiştir. 1980 senesinde ABD ile anlaşma imzalayan ülke, Amerika’dan alacağı ekonomik ve askeri desteğe karşılık Amerika’ya liman ve havaalanından yararlanma hakkı tanıdı.
Maskat
Arabistan’ın Mücevheri
Ne? Maskat mı? Bir şey hatırlatmıyor mu? Pekala, bir şey söylememize izin verin, eğer Ortadoğu’da bir yer adı size bir şey anımsatmıyorsa, muhtemelen bu iyi bir şey. Kendini beğenmiş bir topluluk değil de, son zamanlarda bölgeye bela olan musibetlerden mümkün olduğunca uzak bir yer arıyorsanız, Umman ve başkenti Maskat elde bir.
Ortadoğu’nun en güvenli ve en dost canlısı şehirlerinden biri olma ünvanını, belli ki boş yere almamış. Dubai’nin sadece birkaç yüz kilometre doğusunda olmasına rağmen, Maskat çok daha farklı. Dubai parıltısı, cazibesi ve gökyüzüne tercih ediliyor.
Maskat, Umman’ın körfezini gören, bazen zorla fona giren kahverengi dağlarıyla ünlü. Bunun yanında camiiler, hisarlar ve saraylarla harmanlanmış alçak yapılı binalara sahip bir şehir. En iyi manzaralardan bazıları Sultan Qaboos Büyük Camisi, Al Alam Kasrı, Royal Sarayı ve Al Jalali Hisarı. Büyük sahilleri de olduğunu keşfettiğinizde şok olmayın.
Selale
Umman’ın Mücevheri
Selale (Melodi gibi geliyor, değil mi?) Umman’da Zufar Eyaleti’nin başkenti. Yaklaşık 200.000 nüfusuyla hükümdarlığın en büyük ikinci şehri. Maskat’tan 850 km uzaklıkta olan Selale, merkezden oldukça farklı. Maskat’taki gibi, burada da çöl şehirden uzakta değil ama haziran ve eylül ayları arasında muson (yaz yağmuru) başladığında şehrin çevresindeki bölge –özellikle etrafındaki dağ sırası- yemyeşil bir görüntüye bürünmeye başlar. Bu, muhtemelen Selale’ye gelmek için en büyük sebep. İkincisi ise müziği, dansı, sporları ve satılan el işi ürünleriyle Kharif (yaz yağmuru) festivali alır. Neyse bu, bizim düşüncemiz. Gerçek ve ilginç manzaralar için rotanızı dağlara çevirin. Selale’deki ilgi çekici yerler arasında, Al Haffa Pazarı, Al Husn Pazarı, Sultan Qaboos Sarayı (burada doğmuş) veya sahilde bir gezi, burada zaman geçirmeniz için harika nedenler.