Vietnam, resmi adı ile Vietnam Sosyalist Cumhuriyeti, Güneydoğu Asya’da, Çinhindi Yarımadası’nın doğusunu kaplayan bir ülkedir. Uzun dar bir kara parçası üzerinde yer alan Vietnam’ı, kuzeyde bırakan Çin, batıda Kamboçya ile Laos, güneyde ve doğuda Güney Çin önce Kuzey Vietnam ve Güney Vietnam olarak iki ayrı cumhuriyete bölünmüş olan ülke, 1976’da Vietnam sosyalist Cumhuriyeti olarak birleşmiştir. Vietnam dağlık bir ülkedir. Song-Koi ve Mekong deltaları önemli alçak düzlükleridir. Kıyı ovaları doğuda yer alır. Geri kalan toprakların büyük bir bölümünü ormanlık, dağlık bölge kaplar. Başlıca ürünleri; pirinç, manyok, kocadarı, mısır, kahve, çay, kauçuk, el işleridir. Önemli kentleri; Ho Şi Mingh, Hanoi, Haifong’dur. Eğitim; 12 yaşına kadar parasız ve zorunludur. Kuzey Vietnam ile Güney Vietnam1976’da tek ülke olarak birleşmiş, ancak yıllarca süren savaş ve bombardıman sonucu büyük bir yıkıma uğramıştır.
Ho Chi Minh City
Heyecan Verici Bir Şehir: Ho Chi Minh
Eski ismi Saigon olan Ho Chi Minh, Vietnam’ın en büyük şehri olmasının yanı sıra, komünist olmayan Güney Vietnam’ın Fransız kolonisi altındaki eski başkenti (1955-1975). 1975 yılında, komünist Kuzey Vietnam tarafından işgal edilen şehrin adı bir sene sonra Ho Chi Minh olarak değiştirildi.
Saigon’un neresine giderseniz gidin tarih biraz ağır (Ve bazen acı verici) olabilir, ama bu şehir gelişmekte olan ülkeler otobanında bir süredir son hız yolculuğuna devam ediyor. Şehir, bırakın Güneydoğu Asya’daki rakiplerinden Singapur’un seviyesinde olmayı, Bangkok’un bile seviyesinde sayılmaz. Sömürge mimarisi, Saigon’un ibadethanelerini, Budist tapınaklarını, sonsuz pazarlarından yükselen baharat kokusunu, motosikletlerini ve yüksek gökdelenlerini görünmez bir şekilde harmanlıyor.
Nha Trang
Vietnam’ın En İyi Sahillerinin ve Tatil Yerlerinin Bulunduğu Şehir
Eğer gezgin iç güdünüz, Bali, Koh Samui ve Phuket’teki güzel günlerin bittiğini söylüyorsa ve artık Güney Doğu Asya’da yeni bir alternatif arıyorsanız Nha Trang sizin bir sonraki durağınız olabilir.
Açık olmak gerekirse, tatil yeri her yerde tatil yeri. Burada anlatmak istediğimiz, buraya Vietnam’ın tarihi hakkında keşif yapmak için gelinmemeli. Burada yapılacak en iyi şey plajlara gitmek olacak. Bu konuda da, plajların harika manzaralara sahip olduğu ve ilgi çekici tabiat ile çevrelendiği, turist avının olmadığı söylenirse bu bize yardımcı olacak.
Sadece geniş ve uzun şekilde uzanan plajlarıyla bile, dünyanın en güzel koylarına sahip olan şehirlerden biri olan Nha Trang; arka planında duran etkileyici dağ manzarası ve etrafında bulunan ve keşfedilmeyi bekleyen adaları ile masalsı bir dokuya sahip. Bu güzellikleri ve lüks tatil yerleri sayesinde, turistik açıdan parlamaya başlamış durumda.
Nha Trang, tabii ki de bir Maldivler değil, anlattıklarımızdan fazlasına sahip. Bu sahil şehrinde dalış ya da şnorkel yapabilirsiniz. Bir tekne turuna katılarak, civar adaları keşfe çıkabilirsiniz. Eğer plajda ya da sahilde vakit geçirmek istemiyorsanız, sahilin arka tarafındaki sokaklarda sıralanmış olan barlara giderek bir şeyler içebilir ya da yine aynı yerde bulunan restaurantlara uğrayarak değişik yiyecekleri tadabilirsiniz.
Görülmesi gereken yerlerinden diğerleri ise, Long Son Pagoda’da muazzam Buda ve Po Nagar Kuleleri’nden oluşuyor. Muson sezonu, ekim ve aralık ayları arasında yaşanır ama bu bölgede yağışlar eylül ayı gibi de düşmeye başlayabiliyor.
Dalat
Vietnam’ın Kuzey İskoçyası
Vietnam ile ilgili ne kadar ön yargınız varsa hepsini bir kenara atabilirsiniz. Çünkü Vietnam’ın Dalat şehri, herkes in bildiği Vietnam’dan çok daha farklı.
Dalat’ın tarihi geçmişi, 19. yüzyıldan daha geriye gitmiyor. Hollandalılar Endonezya’da, İngilizler Malezya ve Hindistan’da, Fransızlar ise Vietnam’ın Dalat Bölgesi’nde sömürge yönetim sistemleri kurmuşlar. Günümüzde ise Dalat, 200 bin insana ev sahipliği yapıyor.
Dalat’ın iklimi, Alpler’de yaz mevsimi yaşamak gibi ve yıl boyu maksimum sıcaklık, 21 ile 25 santigrat derece arasında değişiyor. Bu doğa harikası kasaba, çam ağaçları ile kaplı birkaç tane tepenin arasına kurulmuş ve tam ortasında ise bumerang şeklinde yapay bir göl bulunuyor. Aynı zamanda Dalat’ın etrafında, kahve ve çay tarlaları ile göl ve şelaleler var.
Vietnam’ın diğer şehirlerinden Dalat’a gelen yerli turistlerin buraya gelme amaçları serinlemek ve temiz hava almak. Şehrin öne çıkan turistik yerlerinden en önemlileri; Bao Dai Yaz Sarayı, Dalat Pazarı, Datanla Şelaleleri ve Çılgın Ev Bölgeleri.
Dalat’ın bir diğer ilgi çekici yanı ise, mimari yapısı Salvador Dali’nin tablolarına benzeyen fantastik evleri. Bu evlere aynı zamanda, Hang Nga Misafir Evleri ve Sanat Galerisi adı veriliyor. Fantastik ve büyüleyici stili ile bu evler gerçekten de görülmeye değer.
Hanoi
Bir Fransa Esintisi İle Asya
Hanoi, Vietnam’ın başkenti ve ülkenin kuzeyinde yer alıyor. Tarihsel olarak yaklaşık bin yıldır, ülkenin siyasi merkezi konumunda. Nguyen hanedanlığı döneminde 150 yıl süren bir kesintinin ardından ülke, Fransız Çinhindi (Kamboçya, Laos, Malezya, Myanmar, Singapur, Tayland ve Vietnam’ı kapsayan coğrafi bölge) başkenti olarak kaldı ve sonunda 1976 yılında Kuzey Vietnam, sonra da Vietnam ile tekrar birleşti.
Hanoi, Vietnam’ın çeşitli tarihsel etkiler ile şekillenmiş olan kentlerinden biri. Orjinalinde Çin-Vietnam kökenli olan bu şehir, Fransa sömürgesi altındayken Sovyet şehir plancıları tarafından şekillendirilmiştir. Neyse ki, sonrakinin etkisi görünüşe göre daha az olmuştur (diğer uygulamalara rağmen Vietnam, kendi gerçek tarihi ile gerçekliği aynı potada eritemedi).
Günümüzde Hanoi gelişen bir ülkenin canlı başkenti. Bulvar boyunca sıralanmış olan sömürge döneminden kalan eski villalar ve katedraller hoş bir karışım oluşturmakla beraber, Sovyet yapıları ile tapınakları da geniş bulvarları kaplıyor. Binlerce Vietnamlı’nın yol boyunca ilerlediği motosikletleri ve korna seslerine eşlik ettiği arka plandaki baget ve pho sokak lezzetlerinin kokusu.. Evet, Hanoi’ye hoşgeldiniz.
Hanoi’de dolaşırken, ihmal etmemeniz gereken diğer güzellikler ise, Eski Quarter bölgesi ve Hoan Kiem Gölü (Lake of the Returned Sword) civarı bölge. Eski Quarter’da sokak kültürü atmosferine kendinizi bırakabilirsiniz (bazen çok kalabalıkken, bazen de oldukça tenhadır). Eski Quarter sokaklarında gece pazarları ve sokak satıcılarının yanı sıra çok sayıda ipek mağazası da bulunuyor.
Hue
İmparatorluk Şehri
1802 ile 1945 yılları arasında, önceki Nguyen Hanedanlığı’nda bulunmuşluğuyla tanınan Hue (Whey diye telafuz edilen) Vietnam’ın merkez şehri. Sonraki durağınız eğer Vietnam İmparatorluğu tarihi ve kültürüyse, UNESCO listesindeki bu şehre gezi programınızda kesinlikle yer ayırmalısınız. Kraliyet Sarayı, kraliyet mezarları ve Minh Mang Anıt Mezarı gibi çekicilikler bulacaksınız.
Hue, bir tür kıyı kenti olarak bilinir ancak bu doğru değil. Ülkenin birkaç kilometre iç kısmında Parfüm Nehri yer alıyor. Parfüm Nehri, şehrin daha yeni tarafı ile İmparatorluk Kalesi’nin bulunduğu eski tarafını birbirinden ayıracak şekilde sınır oluşturuyor. Kale; birçok oda ve iç anıtlar, tapınaklar, kapı ve avlular ile büyük bir kompleks olma yapısıyla Pekin’deki Yasak Şehri andırıyor. Açıkçası bu kale, oldukça büyük bir alanda.
Şehrin dikkate değer bir diğer özelliği ise, Vietnam Savaşı sırasında bombalamadan etkilenen yapıları. Tabii ki tüm yapıları mükemmel durumda değil fakat gösterilen çabalar bu binaları geliştirmek yönünde. Nehrin daha güney kısmında ise, 7 imparatorluk mezarlarının yer aldığı Minh Mang Anıt Bölgesi bulunuyor. Buradaki anıt mezarlardan en popüler olanları ise Tu Duc ve Khai Dinh.
Bunların dışında Hue’de gezilecek diğer yerler ise Thien Mu Pagodası ve Thanh Toan köprülerinden oluşuyor. Eğer bu şehirde biraz daha kalmaya vaktiniz varsa, biraz şehir dışına doğru ilerleyerek plajlara gidebilirsiniz. Çünkü, Hue’in yakınlarında bulunan plajlar fazla iyi değil. Bundan dolayı şehir merkezinden biraz daha dışarıya ilerlediğinizde, bölgenin en iyi sahillerinden biri olan Lang Co Plajı’na ulaşabilirsiniz.
Ha Long Koyu
Esrarlı Alçalan Ejderha Koyu
Ha Long Koy’u (alçalan ejderha koyu), Vietnam’ın Quang Ninh Eyaleti’nde Ha Long şehrine ait olan bir koydur. Denizin dışında, dik şekilde yükselen kireçtaşı karstlarından ve abartısız birlerce adasından dolayı UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor.
Çoğu kişi Ha Long Şehri üzerinden bu popüler turizm merkezine ulaşır, fakat çok az bir kısmı orada kalmaya karar verir. Bunun yerine çoğu, birkaç günlüğüne direkt olarak (teknede uyuyarak) gemiyle gitmeyi tercih eder.
Con Dao
Birkaç On Yıl İçinde Cehennemden Cennete
Bazen, bir yerin geçmişi ile bugünü arasındaki tezatlık çok olabilir. Vietnam’ın güney kıyılarında yer alan Con Dao Takımadaları da böyle yerlerden biri. Öyle ki Con Dao Takımadaları, Fransız dönemi sırasında sürgün yeriydi. O dönemde, bölgeye hakim olan sömürge güçleri, hükümete yönelik bir tehdit olarak varsaydıkları Vietnamlıları, bu takımadaya sürgün etmişler. Aynı dönem içinde takımadalar, “kaplan kafesleri” sembolik ismi ile özdeşleşmiş. Bu kaplan kafesleri, 1940 yılında inşa edilmiş ve siyasi mahkumların kelepçeli şekilde hapis tutuldukları yerler haline gelmiş. Siyasi suçlular bu kafesler içinde, son derece kötü şekillerde hapis edilmiş. Öyle ki, siyasi suçlular, kalın sopalarla dövülmüş, yakılmış, işkenceye uğratılmış ve açlığa terk edilmiş.
Buraya kadar anlatılanlar, Con Dao Takımadaları’nın geçmişi yani cehennem boyutu. Şimdi sıra, bu güzel takımadaların bugününü yani cennet boyutunu anlatmaya geldi. Cennetten bir parça olan Con Dao Takımadaları, gür yağmur ormanları ile çevrili dağlık arazisi, mercan resifleri ve el değmemiş sahilleri ile günümüzde hak ettiği değeri görmeye başlamış. Bu takımadaların neredeyse tamamı resmi olarak ulusal park haline geldi ve 16 adet adayı kapsıyor. Takımada 5 bin kişiye ev sahipliği yapıyor ve çoğu da eski mahkumlardan oluşuyor. Adanın Con Son Bölgesi’nde bir havaalanı bulunuyor ve burası adanın en büyük yeri. Asıl turist alt yapısı bu bölgede bulunuyor ve ana köyün etrafında bir dizi tatil mekanları, barlar ve restaurantlar yer alıyor.
Birçok Vietnamlı tarafından Con Dao Takımadaları, kutsal milli topraklar olarak görülür. Bundan dolayı onların bu adaya gelme amaçları, hapishane turu yapmak ve burada bulunan Hang Duong Mezarlığı’nı ziyaret ederek saygılarını sunmuş olmak. Halk kahramanı olan Vo Thi Sau’nun burada gömülü olması da adanın kutsallığını destekler.
Yabancı turistlerin bu takımadaya gelme sebepleri ise adanın temiz plajları ve fantastik manzarası. Con Dao Takımadaları’nda yapılan en popüler aktivite, mercan resiflerinde yapılan dalışlar. Bu yönüyle takımada, Vietnam’ın en cazip dalış noktalarından biri.
Bunların dışında, bu tropikal takımadanın ilgi çekici diğer yanları ise, el değmemiş doğası ve muhteşem manzarası. Özetle, adaya gelen turistlerin aklına pek gelmeyen, adanın acı geçmişi, Vietnamlıların her daim hatırladıkları kötü bir anı.
Phu Quoc
Güney Doğu Asya Veterinerlerinden Onaylı
Cenneti düşündüğünüzde aklınıza belki de, Güneydoğu Asya’da bulunan Bali ya da Phuket gelebilir ama durun, sizi bilgilendirmek üzereyiz. Tayland Körfezi’nde bulunan Phu Quoc Adası, Vietnam’ın en büyük adası. Güneydoğu Asya veterinerlerinin bir kısmının görüşüne göre, burası bugünlerde dünya çapında çok değerli bir yer olabilir. Şimdilik gelişme altında ve bu yüzden diğerlerine nazaran el değmemiş cennet gibi bir ada.
Phu Quoc Adası’nın çok güzel plaj ve sahilleri var. Bu “V” şekilli adanın kıyıları boyunca ilerlerken çok fazla yol katetmenize gerek kalmayacak. Adaya doğru yol alırken, yumuşak beyaz kumsallar ve şeffaf turkuaz renkli sular görünmüyor. Long Plajı boyunca, batı kısmında bulunan tatil yerleri bir miktar pahalı olabilir, fakat adanın doğu kısmında, biraz daha sakin ve uygun olan iyi yerler bulma şansınız da var.
Scooter kiralamanın mümkün olduğu adada, yürüyerek biraz aşınmış yolları takip ettiğinizde, asıl saklı kalmış sahillere ulaşmak da mümkün. Phu Quoc’un kıyı kesimleri genellikle düzlük alanlardan oluşuyor. Fakat iç kısımlardan kuzeydoğuya doğru gidildiğinde Ulusal Park’ın olduğu yerler daha dağlık durumda.
Daha önceki yıllarda yoğun ilgi gören Phuket Adası, şimdilerde yerini bir parça Phu Quoc’a bırakmaya başlamış. Aslında burada birkaç güzel balıkçı köyü, biber tarlaları, pagodalar, hoş plajlar ve sık ormanlardan başka görülecek fazla da bir şey yok. Fakat biz, buraya geldiğinizde bunları önemsemeyeceğinizi tahmin ediyoruz.