Batı Avrupa’da nispeten küçük bir ada olmasının, manzarasının eşsiz olmasına etkisiyle, oldukça zengin bir kültürel mirasa sahiptir. Atlantik Okyanusu, kayalık yarımadayı ve kumsalı bırakarak, etkileyici bir biçimde sahil şeridini biçimlendirmiştir.
Denizden uzak bölgeye gelindiğinde ise yeşil otlaklar, bataklıklar ve ıssız göller bulmak mümkün. Ülke genelindeki kaleler, mezarlar, taş evler, ülkenin tarih, kültür ve geleneklerine yüzyıllar boyu şahitlik etmiştir. Irish Pub ve geleneksel müzikleri deneyimleyen ziyaretçiler, İrlandalıların çok cana yakın olduğunu ve onları geri gelmeye teşvik ettiğini söylüyorlar.
Dublin
Gülen Gözlü İnsanlar!
Güzel Komşu Kızı Gibi 1 milyonun üzerinde nüfusu ile birlikte (Büyük Dublin bölgesini sayarsak 2 milyon) İrlanda’nın başkenti ve en büyük şehri. İrlanda Cumhuriyeti’ne giriş yeri olarak kullanılsa da burası girip çıkmak isteyeceğiniz bir şehir olmamalı. Büyük şehirlerin dışında İrlanda’nın da turistlere sunduğu birçok imkan var. Ancak yine de Dublin şehri göz ardı edilmemeli. Dublin şehrinin bir karakteri var. Oranın yerlileri size, Dublin’in o kadar da ihtişamlı ve güzel olmadığını söyleyecekler. Bunun yerine, güzel komşunuzun ne düşündüğünü umursamadan ruhunuzu özgür bırakabilirsiniz. Dublin’de bir barda Guinness birasını içerken bir Dublinli’yle şakalaşıp hayatı irdelerseniz ne demek istediğimizi anlayacaksınız. Dublin’de, 400 yılın üzerinde bir geçmişe sahip olan Trinity Koleji’nde Kells Kitabı bulunuyor. Bu kitap, resimli, el yazmalı 800 yıllık bir kitap. St. Patrick’s Katedrali, Dublin Kalesi, Ulusal Müze ve Ulusal Galeri de diğer ziyaret edilecek olan noktalar. Ve size uyuyorsa, Guinness Deposu’nu (Guinness Storehouse) da ziyaret edebilirsiniz. Gerçekten, bir bara gidin. Temple Bar’ın turistik alanlarını da gezmelisiniz. Ama pek sık gidilmeyip herkesçe bilinmeyen yerleri birazcık deneyin.
Cork
Bataklık Yer Cork (ya da bataklık şehir) İrlanda Cumhuriyeti’nin Dublin’den sonra ikinci büyük şehri. Şehrin nüfusu yaklaşık olarak 200.000 civarında. Ülkenin güneyinde yer alan bu şehir Lee Nehri’nin yakınında (şehrin içinden akan nehir) bulunan ve Cork Limanı ile birlikte Kelt Denizi’ne akıyor. Cork, bazı bölgelerin de dağlık olmasına ve kimi zaman hafif bir tırmanış gerektirmesine rağmen, yürüyerek keşfetmek için mükemmel bir yer. Şehir Merkezi oldukça küçük, resmedilmeye değer ve nehirdeki bir adaya konuşlanmış durumda. St Finn Barre Katedrali, Gotik tarzda 19. yüzyıldan kalma bir yapı. Shandon Kilisesi güneyinde ve kuzeyinde bulunan merkezi adacık ve keşfetmeye değer bir yer. Bir diğer şey ise, size bu kilisenin çanlarını çalmak serbest! Ziyaretçileri buraya çeken bir diğer yer, İngiliz Pazarı. 19. yüzyıl ortalarında inşaa edilmiş cam tavanlı bir yapı olan bu yerde gurme sosis, domuz paçası, deniz ürünleri gibi taze her türlü şeyi bulabilirsiniz. Şehir Merkezi ise, yürüyüşler için güzel küçük sokaklar bulunuyor. Bu sokaklar, barlar, dükkanlar ve iyi restaurantlar ile dolu. Sadece şehri keşfetmek için kendinizi sınırlamayın, aslında çevresindeki şehirlerde de sizlere sunmak için doğal güzellik bulunuyor. Örneğin, Batı Cork Ormanları, vadiler ve güzel bir dağlık kıyı şeridi ilginizi çekebilir.
Glendalough
2 Göl Vadisi
Glendalough (ya da Gleann dá Loch, yani “iki göl vadisi”), ününün çoğunu 6. yüzyılda aynı isim altında kurulmuş manastırı ile kazanmış, Doğu İrlanda’nın Conty Wicklow’unda yer alan bir vadi. Manastırdan geriye kalanlar; 30 metrelik Round Kulesi’ni, oldukça büyük olan St Kevin’s Cross’u, katedrali ve bunların önünde sıralanmış olan diğer bina kalıntılarını bünyesinde bulunduruyor.
Muhtemelen buraya yukarıdakileri görmek için geldiniz. Eğer Glendalough’a kadar geldiyseniz, manastır ve çevresindeki sizi hoşnut edecek etkileyici yapıları da görmeniz gerekiyor. Bunlar göl (sürpriz değil), dere ve tepelerden oluşuyor. Bisiklet sürmek ya da uzun bir yürüyüşe çıkmak için bundan daha iyi bir arazi düşünebiliyor musunuz?
