Resmi olarak Litvanya Cumhuriyeti, üç baltık ülkesinden biri olup nüfusu yaklaşık 3.500.000 olan şirin, sakin ancak bir o kadar da soğuk olmasıyla, özellikle ülkemizden Erasmus programı vasıtasıyla oraya giden öğrencilerin arasında nam salmış bir ülkedir. Büyüleyici manzaraları, devasa yapıları ya da gizemli tarihinden söz edemesek de Litvanya, hemen hemen her insanın rahatlıkla ayak uydurup kısa süre içerisinde adapte olabileceği ve ömrünün sonuna kadar yaşamak isteyebileceği bir ülke.
Başta da söylediğim gibi Litvanya, Kuzey Avrupa’da bulunan üç baltık devletinden biridir. Kuzeyden Letonya, Güneydoğudan Belarus ve Polonya, batıdan ise Rusya ile sınır komşusudur.
2012 yılında yapılan nüfus sayımına göre, 3.182.755 insan Litvanya’da yaşamaktadır. Resmi dili Litvanca, başkent Vilnius şehridir. Eski para birimi Litas olan ülke, 2015 yılından itibaren Euro kullanmaya başlamıştır.
Litvanya’nın iklimi ılıman ve oransal olarak hafif karasal iklim arasındadır. Ocak ayında başkent Vilnius’un ortalama sıcaklığı -6 derece iken, Temmuz ayında bu sıcaklık 16 dereceye yükselir. Litvanya’nın kışı ise çok serttir. Ortalama değer -20 dereceye kadar düşer. Ülkede en düşük sıcaklık -43 derece olarak ölçülmüştür.
Başkent Vilnius, aynı zamanda Litvanya Cumhuriyetinin en büyük şehridir. 555.000 nüfuslu şehrin, eski şehir bölümü Dünya Miras Listesinde yer almaktadır. 1920-1939 yılları arasında Polonya’nın egemenliği altında kalan şehirde, 1.500 kadar tarihi eser mevcuttur.
Toplam 103 şehre sahip olan Litvanyanın en düşük nüfusa sahip şehri ise Panemune. Nüfusu 324 kişidir.
Litvanya’da hem şahsi arabalarını hem de toplu taşıma araçlarını kullananlar için ulaşım rahat ve kolaydır. Otobüs, elektrikli otobüs ve minibüsler oldukça fazla sayıda ve ilk kez binmiş olmanıza rağmen ineceğiniz durağı rahatlıkla bulmanızı sağlayan sistemlere sahiptir. Otobüse biner, paranızı verir ve fişinizi alırsınız. Uyanıklık yapıp para vermemek de serbest. Ancak günde 5-6 kez fiş kontrolü yapan polislere denk gelirseniz vay halinize 🙂
Litvanyadan çıkıp başka bir ülkeye gitmek isterseniz de önünüzde iki seçenek oluyor. Uçak ve otobüs. Ucuz hava yolu şirketleri mevcut Avrupa’da. Hele bir de promosyonlu bilet kaparsanız demeyin keyfinize. Aynı zamanda belli başlı otobüs firmaları ile de Londra’ya bile gidebilirsiniz uygun fiyatlarla..
Litvanya’ya gidip söyleyeceğimiz yerlere gitmemek olmaz. Başkent Vilnius ile başlarsak; St Peter kilisesi, şehrin simgesi konumunda. Tabii ki Old Town mutlaka görülmeli. Siauliai şehrindeki Hill of Crosses, listenizde yer alması gereken bir değer mekan.
Kaunas şehrine de uğramalısınız mutlaka. Old Town, kiliseler, müzeler gerçekten etkileyici. Christ’s Resurrection Kilisesi, şehrin güzel manzarasını görme imkanı sağlıyor. Onun dışında bir de Botanik Park var ki sormayın. Yeşil severler için harika bir ortam. Sadece orada 1 gününüzü geçirebilirsiniz.
Ancak bir kale var ki ülkenin simgesi adeta. Fotoğrafta da gördüğünüz gibi eşsiz güzelliğe sahip bu kale, Trakai Kalesi olarak geçiyor ve Trakai şehrinde bulunuyor. Renkli görüntüsü, onlarca fotoğraf çekmek isteyeceğiniz manzarası ve tarih kokan iç mekanıyla sizin de favoriniz Trakai Kalesi olabilir.
Vilnius
Fevkalade Atmosferiyle Avrupa’nın En Büyük Barok Tarzı Tarihi Kent Merkezi Vilnius, Baltık ülkesi olan Litvanya’nın başkentidir. Estonya’nın Tallinn kentiyle ve ya Letoya’nın Riga kentiyle karşılaştırdığımızda belki biraz küçük ve daha az hareketli. Eğer bir Baltık Denizi ülkesinin başkentini sindire sindire keşfetmek için sarhoş turistlerin veya Avrupa’nın başka yerlerinden gelen insanların bekarlığa veda partilerinin olmadığı bir yer arıyorsanız, Vilnius muhtemelen sizin için en iyi seçenek. Şehir merkezinin dışında çoğunlukla Sovyet Dönemi’ne ait apartman bloklarıyla karşılaşacak, zamanınızın çoğunu ise şehir merkezinin içinde harcayacaksınız. Vilnius Tarihi şehir merkezi ise Avrupa’daki en geniş barok mimarisine sahip süslü tarihi bir merkez. (Her yerde bulunan Gothik sanatının ve Rönesans döneminin izleriyle.) Arnavut kaldırımlı sokakların üzerinde bulunan saraylarla, kiliselerle ve anıtlarla resmedilmeye değer bir yerdir. Beyaz Katedral ve gösterişli çan kulesinin olduğu Kilise Meydanı bu bölgenin en parlak noktaları. Gedimas Kalesi, ziyaretçilerine şehrin en iyi manzarasını sunar. Eğer ilginç ve sanatçı ruhlu biriyseniz kesinlikle Užupis bölgesini ziyaret etmelisiniz, burası Vilnius’un geri kalanından kendi bağımsızlığını ilan etmişcesine özel. Etrafta kafanıza göre gezmek için eğlenceli bir bölge. Gezinmek. işte bu Vilnius’da oldukça sık yapabileceğiniz bir şey. Çok büyük olmayan bu şehri yavaş adımlarla dolaşın. Gece vakti geldiğinde gece hayatı bazıları için hala yavaş.Fakat bunlar Vilnius’da ve ayrı güzellikte.